Çocuk gözlüklerini takmaya hazır mısın?

Aklında çocuk gelişimi ile ilgili yüzlerce soru var belki de. Ama bu yazımızda bunları bir kenara bırakıp sana çocuğun için yapabileceğin belki de en faydalı yaklaşımdan bahsetmek istiyoruz. Peki nedir bu yaklaşım? Çocuğuna çocuk gözlükleriyle bakmak :) Peki sen çocuğuna hangi gözlüklerle bakıyorsun? ‘Çocuk gözlükleri’ ile mi yoksa ‘yetişkin gözlükleri’ ile mi? Önce yetişkin gözlükleri ne demek onu konuşarak başlayalım.

Yetişkin gözlüğü nedir?

Toplumun yıllar boyunca oluşturduğu yetişkin gözlüklerinden bahsediyoruz. Hani 18 yaşına girdiğimizde birden gözümüze takmamızı bekledikleri ve davranışlarımızı yeni gözlüklerimize göre şekillendirmemiz beklenen o gözlük. İşte çocuklara farkında olmadan tam olarak bu gözlüklerle bakıyoruz, çünkü bir çocuk gördüğümüzde kafamızda beliren ilk şey 'ben büyüğüm o ise küçük, ben yetişkinim o ise çocuk' düşüncesi olabiliyor. Çocuklara sadece bizden daha az bu dünyada yaşadıkları ve bu dünyayı bizden daha az deneyimledikleri için 'sen çocuksun, sen bilmezsin ben sana anlatayım' diyerek, çocuğun deneyimlemesine fırsat vermeden, her şeyi bir çırpıda çocuğa aktarmaya çalışabiliyoruz. Neden mi? Çünkü çocukları bir an önce tamamlamaya ve yetişkinlerin sahip olduğu bilgi ve beceriye ulaştırmaya çalışıyoruz. Bu davranışların her biri gözümüzdeki bu yetişkin gözlüklerinden kaynaklanıyor. Peki bu yetişkin gözlüklerini nasıl çıkarabiliriz? Çocuklara onların gözlerinden nasıl bakabiliriz?

Çocuğa ‘çocuk gözlüğüyle’ bakmanın 4 yolu

  1. Kendi çocuk algını oluştur

Toplumun sana çocuklar böyledir, çocuklar bunu yapabilir, çocuklar bunu yapmamalıdır, çocuklar bunu sever şunu sevmez, çocuklara böyle davranmalıyız gibi söylemlerini bir kenara bırak ve işe sadece çocuğunu tanımayla başla. Her çocuğun özel olduğunu ve her çocuğun çocuk olma şeklinin birbirinden farklı olduğunu sürekli kendine hatırlatmayı ihmal etme. Hayatı deneyimleme yolunda çocuğuna eşlik et ve her zaman onun yanında olduğunu hissettir.

  1. Çocuğunu keşfet

Doğumundan itibaren onunla tanış ve her yeni gün onun yeni özelliklerini, becerilerini, isteklerini ve hislerini kucakla. Hiç tanımadığın bir insanı tanımaya çalışıyormuş gibi, tüm kalıp yargıları arkanda bırakarak tanış. Onu keşfet. Nelerden hoşlanıyor, olaylara nasıl tepki veriyor, hangi yemekleri seviyor ve neleri deneyimlemekten keyif alıyor… Tüm bunları zamanla çocuğunla beraber keşfederek onu tanıyabilirsin ve yetişkin gözlüklerinin bize gösterdiği ‘çocuk bunu sever, çocuk şunu sevmez’ gibi kalıp yargıları arkanda bırakabilirsin. Her şey senin çocuğunu keşfetmenle başlayacak. Zamanla yetişkin gözlüklerinin yerine çocuk gözlüklerini kullandığını göreceksin :)

  1. Çocuğunla beraber büyü

Büyümek sadece çocuklara özgü bir özellik değil, öyle değil mi? Büyümek sadece 'fiziksel' olarak gerçekleşmiyor. Her gün bizler de büyüyor ve gelişiyoruz. Her birimiz bir önceki günden daha farklı insanlarız. Tıpkı bizim gibi çocuklar da gün be gün büyüyor ve gelişiyor. Mesela biz büyürken belki yeni bir müzik aleti öğrenmeye çalışıyoruz veya yeni bir dili keşfediyoruz. Çocuklar ise bugün sürünmeyi öğreniyor yarın ise yürümeyi. Büyüyoruz, yaş sınırı olmadan, çocuk ve yetişkin ayrımı yapmadan büyüyoruz. Aslında sen de çocuğun doğduğunda kendi büyüme serüvenine çocuğunun büyüme serüvenini eklemiş oluyorsun. Bir bütün halinde, birbirinizin büyümesine eşlik ederek ve birbirinizi destekleyerek büyümeye devam ediyorsunuz. Çocuğunun büyüme serüvenine eşlik et ve onunla beraber büyümenin keyfini çıkar. Sen ve çocuğun iyi bir ekipsiniz doğrusu :)

  1. Çocuğunun yapabildiklerine odaklan

Genelde çocuklarla yetişkinler arasındaki sınır 'yeterlilik ve beceri' üzerine kuruludur. ‘Çocuk yapamaz ama yetişkin yapabilir, çocuk düşünemez ama yetişkin düşünebilir’. Biz yetişkin gözlüklerimizi çıkarmak istiyorsak çocukların yetersizliklerine değil yeterliliklerine odaklanırsak herşey daha güzel olacak. Örneğin bir çocuk 3 yaşından itibaren gelişimsel olarak bir suyu bir kaptan bir diğerine boşaltabilir ama 5 kiloluk bir su şişesini kaldıramaz. Şimdi 3 yaşındaki bu çocuk 5 kiloluk su şişesini kaldıramadığı için yetersiz ya da yeteneksiz midir, yoksa gelişimsel olarak hazır değil midir? İkinci seçeneği seçtiğine eminiz :)

Çocukların yapabildikleri ve yapamadıkları durumlar var. Aynı şekilde yetişkinlerin de yapabildikleri ve yapamadıkları durumlar var. Aslında arada herhangi bir sınır yok. Ancak yetişkinler çocuğun ‘yapamama’ durumlarına odaklanırlarsa kendileri ile çocuk arasındaki o sınırı oluştururlar. Biraz daha derine bakabilirsek içimizde yer alan, bazen yetersiz gördüğümüz, bazen acımasızca eleştirdiğimiz ve bazen de sarıp sarmaladığımız o çocuğu görebiliriz. Aslında hepimiz içinde var olan o çocuk yaşıyor. Nihan Kaya’nın ‘Bütün Çocuklar İyidir’ kitabından bir alıntıyla bitirmek istiyoruz bu yazımızı.

‘Ben çocuğum. Yaşım yok. Var olduğum tüm anlar boyunca yine çocuk olarak kalırım. Bazen çocuk olmanın yanına başka sıfatlar eklenir. Yetişkin, ebeveyn, öğretmen, mimar, mühendis olurum. Yönetici, gazeteci, garson, avukat olurum. Ama bir yandan da çocuğumdur. Çünkü herkes çocuktur. Üstelik, çocuk, en değerli yanıdır herkesin’

Nihan Kaya

Yazar: Betül Polat (Boğaziçi Üniversitesi Temel Eğitim Bölümü Öğrencisi) 

Kaynakça:

Kaya, Nihan. Bütün Çocuklar İyidir. İstanbul: İthaki Yayınları, 2019.

 

 

 

  • Pazartesi 18 Eki 2021
  • 1,277

Blogda Arama

Popüler Bloglar

Kahvesini Sıcak İçebilen Anneler Oku

Kahvesini Sıcak İçebilen Anneler

Perşembe 08 May 2025
Dijital Dünyada Annelik: Ekran Süresini Etkinlikle Dengelemek Oku

Dijital Dünyada Annelik: Ekran Süresini Etkinlikle Dengelemek

Çarşamba 07 May 2025
Çocuklarla Geri Dönüşüm ve Yeniden Kullanım Etkinlikleri Oku

Çocuklarla Geri Dönüşüm ve Yeniden Kullanım Etkinlikleri

Çarşamba 30 Nis 2025
Çocuğunuza Demokrasiyi Nasıl Anlatabilirsiniz? Oku

Çocuğunuza Demokrasiyi Nasıl Anlatabilirsiniz?

Çarşamba 23 Nis 2025